Köpeklerde Diyabetin Tehlikelerini Keşfedin
Diyabetin yalnızca insanları etkilediğini düşünmüş olsanız da, köpeklerde de diyabet aslında oldukça yaygındır. Yaklaşık 5 köpekten 1’i diyabet hastasıdır. Ve hiçbir köpeğin bu hastalığa karşı bağışıklığı olmasa da, bilmeniz gereken bazı risk faktörleri vardır. Bu makalede size bunların hepsini anlatacağız.
Köpeklerde Diyabet İle İlgili Bilmeniz Gerekenler
Tıpkı insanlarda olduğu gibi, köpek diyabeti de, vücudun glikozu hücrelere taşıyan ve daha sonra enerjiye dönüştürülen hormon olan insülini artık üretemediği veya kullanamadığı bir hastalıktır. Bu, vücudun kan şekeri seviyelerini düzenleyemediği anlamına gelir.
Farklı diyabet türleri varken, köpekler genellikle Tip 1 diyabet hastalarıdır. Bu tip, pankreas artık yeterli insülin üretemediğinde ortaya çıkar.
Tedavi edilmezse, bu durum dört ayaklı arkadaşınız için ciddi sonuçlar doğurabilir. Örneğin:
- Katarakt
- İdrar yolu enfeksiyonları
- Pankreas iltihabı
- Böbrek hastalığı
- Cushing sendromu
- Koroner hastalıklar
- Anemi
- Tiroid problemleri
Hiçbir köpek şeker hastalığına karşı bağışık değildir. Yine de, köpeğinizin bu hastalığa yakalanma riskinin daha yüksek olup olmadığını belirleyen bazı faktörler vardır. Hangilerine dikkat etmeniz gerektiğini size söyleyeceğiz.
Köpeklerdeki Ana Risk Faktörlerini Fark Edin
Çoğu insan diyabetin yaşlı hayvanlarda daha yaygın olduğuna inanır, ancak aslında her yaştaki köpekte gelişebilir. Genellikle 7-9 yaş arası köpeklerde teşhis edilir.
Aynı zamanda, köpeğinizin diyabet geliştirmeye yatkın olup olmadığını size söyleyebilecek birçok başka faktör vardır. Örneğin:
- Obezite
- Kısırlaştırılmamış dişiler
- Genler
Bu nedenle, onlara sağlıklı, dengeli bir beslenme düzeni sağlamanın yanı sıra, köpeğinizi çok fazla beslememek de önemlidir. Ayrıca her gün yeterince egzersiz yaptıklarından da emin olmalısınız. Unutmayın ki, modern, hareketsiz yaşam tarzları, insanları olduğu kadar, özellikle şehirlerde yaşayan hayvanları da etkileyen bir sorundur.
Ve köpeğinizin yavruları olmasını istemiyorsanız, en iyisi onları kısırlaştırmaktır. Onları diyabet dahil birçok sağlık sorunnundan kurtaracaktır.
Diyabete genetik açıdan yatkınlığı olan ırklar
Ayrıca, diyabete genetik yatkınlığı olan bazı köpek ırkları da vardır. Bunlar şu şekildedir:
- Samoyed
- Pug
- Dakhund
- Beagle
- Kaniş
- Keeshond
- Macar pulisi
- Minyatür pinchers
- Bobtails
- Alaska malamutu
- Schipperkes
- Minyatür schnauzer
- Fin spitz
- Chow chow
- West Highland Beyaz Teriyer
- Cairn teriyer
- Doberman
- Golden Retriever
- İngiliz Cocker Spaniel
- Alman Çoban Köpeği
- Labrador Retriever
Köpeklerde diyabet belirtilerinin farkında olun
Peki köpeğinizde şeker hastalığı olup olmadığını nasıl anlarsınız? Onları periyodik olarak test ettirmedikçe, köpekler gerçekten ilk semptomları hastalık çoktan oldukça ilerlemişken gösterirler. Evcil hayvanınızda aşağıdaki işaretlere dikkat edin:
- Sık idrara çıkma (poliüri)
- Aşırı su içmek (polidipsi)
- Aşırı açlık (polifaji)
- Kilo kaybı (normal miktarda yemeye, hatta normalden fazla yemeye rağmen)
- Hareketsizlik (uyuşukluk)
Dört ayaklı arkadaşınızın şeker hastalığından muzdarip olabileceğine dair endişeleriniz varsa, gerekli testleri yapabilecek bir veterinere götürün ve ihtiyacı olan tedaviyi yaptırın.
Evcil hayvanınızın diyabetli olup olmadığını belirlemek için bir veterinerin yapabileceği çeşitli testler arasında, Tam Kan Sayımı testi (CBC), kimyasal ve idrar analizleri yer alır. Ayrıca, önceki 2 veya 3 hafta boyunca kan şekeri seviyelerindeki dalgalanmaları gösteren fruktozamin seviyesini de ölçebilirler.
Diyabeti olan köpekler tamamen normal hayatlar sürdürebilirler
Köpeğinizin diyabeti varsa, muhtemelen hayatının geri kalanında insülin iğnelerine ihtiyaç duyacaktır. Veterineriniz ayrıca köpeğinize doğru beslenme düzenini nasıl sağlayacağınız ve durumu yönetmeye yardımcı olacak bir egzersiz programı konusunda size tavsiyelerde bulunacaktır.
Ama endişelenmeyin! Doğru tedavi ile şeker hastası bir köpeğin normal bir yaşam sürdürme şansı yüksektir.
Güvenilir bir veteriner hekim ile düzenli kontroller, köpeğinize hak ettiği yaşam kalitesini vermenize yardımcı olacaktır.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.