Su Samurları ve Sevgi Dolu Davranışları
Yazan ve doğrulayan biyolog Ana Díaz Maqueda
Doğası gereği yalnız olan su samurlarının sevgi dolu davranışları genellikle anne ile yavrusu arasında görülür. Erkek ve dişi yetişkin su samurları ise günlerini yalnız geçirirler. Bölgesel olarak ortak bir alanı paylaşsalar da çiftleşme dönemi harici birbirlerini görmekten kaçınırlar.
Hermitik karakterlerinin dışında dişi su samurları genetik devamlılığı sağlamak için yavrularıyla ilgilenirler. Su samurlarının bu özel davranışları hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız sizi bugünkü yazımızla baş başa bırakalım.
Su Samurlarının Özellikleri
Yaygın bir tür olan Avrasya su samuru (Lutra lutra) gelincikgiller ailesinden bir memelidir. Bu hayvanlar küçük bir bedene sahiptir, su geçirmez kürkleri vardır ve çevik yüzücülerdir. Bacakları kısa olsa da uzun kuyrukları doğal ortamları olan suda hareket etmelerine yardımcı olur.
Su samurları Avrupa ve Asya kıtasındaki nehirlerde, göllerde, lagünlerde ve bataklıklarda yaşarlar. Fakat su kirliliği ve doğal ortamlarının tahrip edilmesi nedeniyle bu memeli sınıfı tehlike altındaki canlılardandır.
Diğer porsuklar gibi su samurları genellikle balık ya da nehir dibi makro omurgasızlarını avlayabilecekleri akşamüstü ya da gün batımı saatlerinde harekete geçerler. Geri kalan zamanlarını yuvalarında dinlenerek geçirirler ve suyun dışında birkaç ayrı yuvaya sahiptirler.
Yetişkin Su Samurları Arasında Sevgi Dolu Davranışlar
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi su samurlarının yalnız bir yaşam geçirdiklerini söyleyebiliriz. Annelerinin onlarla ilgilendiği dönemin sonundan çiftleşme zamanına dek tek başlarına yaşarlar. Hayvan yetişkinliğe erişip kızışma dönemine girdikten sonra bu olay yılın her zamanı olabilir.
Bu dönemde su samurları gece yerine gün içinde dışarı çıkmaya başlarlar. Çift olduklarında da kur yapma zamanı başlar. Bu kur dönemi erkek ve dişinin birbirinden ayrılmadığı birkaç günü kapsar.
Bu süreçte su samurlarının devamlı oynadıklarını, suda birbirlerini kovaladıklarını ve birbirlerinin tüylerini yaladıklarını görürüz. Anne-yavru ilişkisi dışında yetişkin su samurlarındaki yegane sevgi dolu ilişkinin bu olduğunu söyleyebiliriz.
Su Samurları ile Yavruları Arasındaki Sevgi Dolu Davranışlar
Çiftleşmenin ardından yetişkin bireyler yollarını ayırırlar ve gebelik dönemi yaklaşık dokuz ay kadar sürer. Östrus dönemi gibi gebelik de yılın her zamanında olabilir fakat genellikle ilkbahar ya da yaz başında meydana gelir.
Genellikle her dişinin iki ya da üç yavrusu olur fakat bu sayının altıya kadar çıktığı görülmüştür. Hayatın ilk yıllarında ölüm oranı oldukça düşük olduğu için yavrular çoğunlukla annelerini terk edecek kadar büyürler.
Çoğu memelide, özellikle de etoburlarda, olduğu gibi su samuru yavruları gözleri kapalı doğarlar ve hayatlarının dördüncü beşinci haftasına kadar gözleri açılmaz.
Doğduklarında iki aylık olana kadar geçen süreçte annelerinin bakımına muhtaçtırlar. Anneleri onları emzirmek, temizlemek ve korumak için saatlerini harcar.
Yedinci hafta civarı küçük su samuru yavruları yuvadan çıkmaya başlar. Anneleri onlara dünyayla başa çıkmayı öğretir. Yüzmeyi öğrenmeleri için anne yavruları nehrin ortasına kadar sırtında taşır. Vardığında da kıyıya kendi başlarına dönmeleri için onları bırakır.
Altı ile sekiz aya kadar emzirme dönemi devam eder. Sonrasında da su samurları annelerini terk ederek kendi yaşamlarına başlarlar.
Su Samurları İnsanlara Sevgi Besleyebilir Mi?
Öncelikle bu hayvanlar yaşam alanlarının tahribatı tehdidi altında kalmış vahşi canlılardır. Bundan ötürü, Nesli Tehlike Altındaki Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme altında korunurlar. Bu sözleşme gereği su samurları evcil hayvan olarak beslenemez ya da alınıp satılamaz.
Su samurları hassas ve şirin yapılarına rağmen vahşi canlılardır ve kızışma dönemlerinde – ki bu yılın büyük bir kısmını kapsar – oldukça agresif olurlar.
Bu hayvanların ve bölge halkının bir arada yaşadığı bazı yerler bulunmaktadır. Su samurlarının çok akıllı canlılar olduklarını ve yemek ya da başka ihtiyaçları için insanlarla yakınlaşmaktan korkmadıklarını belirtelim. Buna rağmen, tehlike altında hissetiklerinde saldırmaktan da çekinmezler.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Mumm, C. A., Urrutia, M. C., & Knörnschild, M. (2014). Vocal individuality in cohesion calls of giant otters, Pteronura brasiliensis. Animal Behaviour, 88, 243-252.
- Sandegren, F. E., Chu, E. W., & Vandevere, J. E. (1973). Maternal behavior in the California sea otter. Journal of Mammalogy, 54(3), 668-679.
- Roos, A., Loy, A., de Silva, P., Hajkova, P. y Zemanová, B. 2015. Lutra lutra . La Lista Roja de la UICN de especies amenazadas 2015: e.T12419A21935287.
- Restrepo, C. A., Botero, Á. B., Parra, J. C. P., Pérez, L. M. F., & Guevara, G. (2018). El caso de la nutria neotropical (Lontra longicaudis Olfers, 1818) como mascota en el río Magdalena (Colombia). Boletin Cientifico del Centro de Museos, 22(2), 76-83.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.