Afrika Antilobu: Yaşam Alanı ve Özellikleri

Antilop ailesinin bir ferdi olan Afrika Antilobu, Güney Afrika'da yaşayan en iri otoburlar arasında.
Afrika Antilobu: Yaşam Alanı ve Özellikleri

Son Güncelleme: 21 Kasım, 2019

Afrika Antilobu, muson rüzgarlarının peşinde, Afrika’nın dört bir yanında büyük sürüler halinde dolaşan bir hayvan türü. Afrika’nın bu en iri yapılı otoburları hakkında daha fazla şey öğrenmek istiyorsanız okumaya devam edin.

Afrika Antilobu: yaşam alanı ve yapısı

Afrika Antilobu, veya Latince adıyla, Damaliscus lunatus lunatus, doğu ve güney Afrika’da yaşayan hızlı ve kaslı bir memelidir. Afrika’da yaşayan ve Topi adı verilen antilop türünün sadece altı alt türünden birisidir. Vücut yapıları ve kürklerinin rengi, onları, bir diğer Afrika memelisi olan inek antilobuna çok benzer gösterir.

Afrika Antilobu’nun yaşam alanı, büyük oranda Afrika bozkırının kuzey bölümlerinde kalır. Mason rüzgarlarının olduğu mevsimde, su kenarında olan geniş düzlüklerde hayatlarını sürdürürler. Ayrıca, Afrika Antilobu’nun yüzlerce alt çeşidi de Sudan’ın güneyinde kalan bölgeye daha yeşil alanlar bulmak için göç etmiş ve bir daha evlerine dönmemiştir.

Afrika Antiloplarının kürk renkleri ile yaşama alanı uyum gösterir.

Dişi antiloplar, erkeklere göre daha küçük ve daha zayıftırlar. Genellikle 1.10 boylarında ve yaklaşık 140 kg civarındadırlar. Dişiler de erkekler de, hilal şeklinde olacak şekilde, benzer boynuzlara sahiptir. İlk bakışta bile onların boynuzunun Doğu Afrika’da yaşayan Topilere göre daha zayıf ve daha az gösterişli boynuzlar olduğunu anlamak mümkündür.

Derileri de daha az renklidir. Topilerde kırmıza çalan bir kürk bulunurken, Afrika Antiloplarında kürk genellikle kahverengi ile siyah arası bir renge sahip olur, bu da çevreleriyle daha uyumlu yaşamalarını sağlar.

Göçmen ve sosyal bir otobur cinsi

Afrika Antilopları, pek çok farklı boyuttaki gruplar halinde dolaşırlar. Bazı durumlarda, özellikle muson mevsiminden önceki göçlerde, bu grupların yüzlerce üyesi olabilir. Üreme alışkanlıkları ve sosyal yanları bölge seçimi konusundaki içgüdülerini büyük oranda yönlendirir, çünkü eğer erkekler üremek istiyorlarsa, kendilerine ait bir yere sahip olmaları gerekir.

Afrika bozkırındaki bazı büyükçe gruplarda, bu grubun yerleştiği alan 50 ila 400 hektar arasında olabiliyor, erkek antiloplar kendi alanlarını yavaş yavaş büyütürler ve yalnızca daha sulak veya daha iyi otlanabilecek bir alan bulabilmek için göç ederler. Geri döndüklerindeyse, kolaylıkla kendi alanlarını ve eski ilişkilerini yeniden oluşturabilirler.

Bu arada da, dişiler, anne ve çocuklar olacak şekilde gruplar halinde yaşama eğilimine sahiptirler. Erkeklerin bulunduğu bölgelerden ayrıştırılmış alanlarda hareket ederler.

Afrika Antilopları gruplar halinde geziyorlar.

Çiftleşme dönemi yaklaşık üç ay sürer. Bu zaman zarfında, erkekler bütün dişileri tekelleri altına alabilmek için  kendi aralarında kavga eden yaklaşık 100 hayvanlık gruplar oluştururlar. Dişiler ise, bu sıcak dönemde, erkeklerin salgıladığı kokuyu takip edecek şekilde bölgede gezinirler. Bir erkeğe yalnızca çifleşmek amacıyla yaklaşırlar, çünkü kuru mevsimde doğum gerçekleştirmeleri gerekecektir.

Afrika Antilobu: kaçak avlanma kurbanı hayvanlar

IUCN, bu türü tehdit altında olarak sınıflandırmasa da, araştırmacılara göre, 1970-1980 arasında, Mozambik’teki nüfuslarının tükenmesine neden olacak önemli bir problem yaşandı. Halen, insanlar bu türün Swaziland bölgesinde yeniden yaşam bulabilmesi için çaba sarf ediyorlar.

Bu otoburları tehdit eden en önemli unsur kaçak avlanma. Karaborsada, bir antilobun fiyatı 800 ile 4950 Dolar arasında değişebiliyor. Bu durum, Güney Afrika’da, bu hayvanların tehdit altında olarak belirlenmesine sebep oldu. Yani, eğer antilop avlamak istiyorsanız özel izin almanız gerekiyor. Memnuniyet verici şekilde, yavaş da olsa, Güney Afrika Cumhuriyeti Hükümetinin çabaları bu türün nüfusunun artışına yardımcı oluyor.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.