Atılan Köpek Yavruları: Onları Terk Etmeyin!
Birçoğumuz kendimizi, sattıkları yavruları görmek için bir evcil hayvan dükkanına uğramaya karşı koyamazken bulduk. Çok tatlılar, değil mi? Bir yavruya, hangi cins olduğu fark etmeksizin, bakmak oldukça keyif vericidir. Çok tatlı olmaları, birçok insanın yaşayan bir canlıyla ilgilenmenin, ona bakmanın getirdiği büyük sorumluluğu düşünmeden onları satın almalarına sebep oluyor. Bu durum, atılan köpek yavruları denilen korkunç bir duruma yol açabiliyor.
Bu zorlayıcı satın alımlar, toplumun başka bir kötülüğüne yönlendiriyor: terk ediş. Bu, mağazalardan evcil hayvan satın alımının trajik sonuçlarından sadece biridir. Ve daha da kötüsü insanlar, bunu zorlayıcı, spontane bir şekilde, ne yaptıklarının farkında olmadan hala yapmaya devam ediyorlar.
Bu sebeple “atılan yavrular” terimi, terk edişin bir tanımı olarak türetildi. Neden böyle oluyor? Çünkü insanlar, mağazada bir yavruya aşık oluyorlar ve hevesle satın alıyorlar. Daha sonra yavru büyüdüğü zaman onu terk ediyorlar çünkü ya artık eskisi gibi tatlı değil ya çok büyük ya da karakterini sevmiyorlar.
Bizim toplumumuzun sorunu ne? Köpekler, insanın en iyi dostudur, demiyor muyuz? Onlar, bizim arkadaşımız olduğunu çoktan kanıtladı. Peki ya biz? Biz bu uğurda ne yaptık?
Mağazalardan Yavru Satın Almanın Tehlikesi
Haydi, bir dakikalığına onları terk etme konusunu unutalım ve mağazalardan yavru köpek satın almanın neleri içerdiğini tartışalım. Evet, safkan köpekler çok tatlıdır. Birisi veya bir şey hakkındaki ilk izlenimimiz, her zaman gözlerimizin gördüklerinden gelir.
Ancak birisi, bir safkan köpek satın almak istediğinde ve alacak parası da olduğunda, barınaklarda veya sokaklarda sıcak bir yuva arayan yüzlerce köpeğin varlığını unutur. Belki o köpekler safkan olmayabilir; ancak safkan köpekler kadar sevimlidir (eğer en önemli nokta buysa).
Bir mağazadan yavru satın almak, farkında olmadan yavru değirmenleri ile aynı konuma düşmektir. Yavru değirmenlerinde dişiler, sadece doğum yapmak için var ve hayatları boyunca düzinelerce doğum yapar. Artık doğuramayacak hale geldiklerinde ise yaşı fark etmeksizin katledilir.
Doğan yavrular bir seçim sürecinden geçer. “Mükemmel” olmayan yavrular terk edilir veya uyutulur çünkü sadece tatlı olanlar mağazanın vitrinlerine konulur. Hatırlayın, insanlar gördüğü şeyleri yargılarlar…
Mağaza vitrinlerine konulacak yavrular seçildikleri zaman, sağlığa zararlı koşullarda kamyonlara yüklenir. Neredeyse hiç yaşam alanı olmayan ve hareket edecek yerleri olmayan kafeslere (bir kafeste on adet yavru olmak üzere) kilitlenir. Köpekler, çok az yiyecek ve suyla işlerini orada halletmek zorundadır. Aslında oradaki yavruların ancak yarısı, bu yolculuktan zar zor hayatta kalacaktır.
Ancak yine de, evcil hayvan mağazalarının pencerelerinden bakan, maliyeti ne olursa olsun, hangi köpeği eve götürmesi gerektiğini düşünen birçok insan var.
Atılan Köpek Yavruları
Evinize bir yavruyu getirdiniz, peki ya sonra? Diyelim ki ilk başta her şey harika. Yeni bir arkadaşınız oldu ve eve geldiğinizde sevinçle sizi karşılayan biri. Ancak unutmayın ki evinizin her yerini işgal edecek ve bu da zamanla gerçekten can sıkıcı olabilir.
Ve daha sonrasında ise aşılar ve mikroçipler – bir yavruya sahip olmak ucuz değil! Günde 3 kere yürüyüşe çıkarmak zorunda kalacaksınız ve hafta sonu geldiğinde onunla ilgilenecek birini bulmadan uzaklara gidemezsiniz. Yavru hayvanları satın alanların hiç düşünmedikleri birçok sorumluluğu var.
Peki daha sonrasında ne olur? İnsanlar bir yavruya sahip olmanın çok efor gerektirdiğini fark etmeye başlar. Artı olarak yavru çoktan büyümüştür ve bir zamanlar gözüktüğü gibi tatlı da değildir; bu nedenle onu terk eder. Böylece, atılan yavruların uzun listesine biri daha eklenmiş olur.
Lütfen, eğer bir yavru sahiplenmeyi düşünüyorsanız gerektirdiği tüm sorumlulukları ilk önce bir düşünün. Evcil hayvan mağazalarından satın alarak yavru değirmenlerini desteklemeyin. Ve son olarak lütfen, lütfen, köpeğinizi terk etmeyin!