CITES Sözleşmesi ve Gelişmeleri

Hiç CITES Sözleşmesi diye bir şey duydunuz mu? Bugün size bununla ilgili son gelişmeler ve iyileştirmelerden bahsedeceğiz.
CITES Sözleşmesi ve Gelişmeleri
Érica Terrón González

Yazan ve doğrulayan Veteriner Érica Terrón González.

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

CITES Sözleşmesi, Nesli Tehlike Altında Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme demektir. Amacı, ticaretin hayvanların doğal ortamlarında hayatta kalmaları konusunda bir tehdit olmamasıdır. Bugünkü yazımızda size bu sözleşmenin faydalarından bahsedeceğiz.

CITES Sözleşmesi Neden Gereklidir?

Şu anda tahminler, uluslararası yaban hayatı ticaretinin milyarlarca dolara yükseldiğini ve her yıl yüz milyonlarca türü etkilediğini göstermektedir. Bu ticaret, canlı hayvanlardan tohumlara, bitkilere ve bunların doğal türevlerine kadar her şeyi içermektedir.

Yönetmelik

Yabani hayvan ve bitki ticareti herhangi bir ülkenin sınırlarını aştığında, yönetmeliklerin uygulanması uluslararası işbirliği gerektirir.

CITES Sözleşmesi, 1963’te, Uluslararası Doğayı Koruma Birliğinde (IUCN) alınan bir kararın sonucuydu. Fakat 1975 yılına kadar resmi bir hale gelmedi. Buna ek olarak, bu tarihten sonra ülkeler ve organizasyonlar bu sözleşmeye gönüllü olarak katılmaya başladılar.

CITES Sözleşmesinin Faydaları

Bu anlaşmayı oluşturan devletlerin her biri “taraf” olarak bilinir. Taraflar, CITES’ın işleyişinin nasıl geliştirileceğine karar vermek için düzenli olarak toplanırlar.

Fil Ticareti Yasa Dışıdır

çember çeviren fil

CITES sözleşmesinin iyileştirmelerinden biri fil ticareti ile ilgili yasaları sıkılaştırmalarıdır. Böylelikle, yabani fillerin ticareti yasaklanmıştır ve buna hayvanat bahçelerine satılmaları da dahildir. Ekoloji Departmanı tarafından açıklandığı üzere, en sonki CITES18 Sözleşmesi fillerin kendi alanlarından başka yerlere taşınmasını yasaklamaktadır. İstisnalar olabilir fakat bu durumda da Hayvanlar Komitesi ve IUCN tarafından onaylanmalı ve garanti edilmelidir.

Şimdiye kadar, yabani filler “uygun ve kabul edilebilir” görülen alıcılara canlı olarak ihraç edilebiliyordu. Ancak bu tanımın somut olmayışı sonucunda bu hayvanlar uygunsuz yerlere gidebiliyordu. Bunun da sonucu olarak kaderleri ve hayatları kontrolsüz kalıyordu. Bu nedenle, özellikle fildişi ve kürkün yasa dışı ticareti de dikkate alındığında, fil popülasyonu önemli ölçüde azaldı. 

Verilere göre, bu faktörler ticaretin 1990-2017 yılları arasında 700’e yakın canlı örneğe ulaşmasına neden oldu. Bunların 500’ü sirklere, geri kalanı ise dünyadaki hayvanat bahçelerine gitti.

Afrika fili, gezegendeki en büyük kara hayvanı ve vahşi yaşamın koruyucu türlerinden biridir. Ne yazık ki, nüfuslarının yoğunluğu şimdilerde 500.000’in altına düşmüştür. 2016’da gerçekleşen son nüfus sayımı, ovada sadece yaklaşık 350.000 fil olduğunu ortaya koymaktadır.

CITES Sözleşmesi Bazı Deniz Türlerini Korumaktadır

CITES sözleşmesi

CITES Sözleşmesinin güncellenmiş son hali ile, özellikle köpek balıkları ve vatozların da içinde bulunduğu 18 türü kontrol etmek ve korumak için formülasyonlar gelmiştir. Bu nedenle, bu karar, bu türleri pazarlayan ve ihraç eden ülkeleri sıkı bir biçimde takip etmek üzerine katı kurallar içermektedir. Bunun ana sebebi de her şeyin yasal ve sürdürülebilir limitlerde yapıldığından emin olmaktır.

Okyanus Vakfının (The Ocean Foundation) bir parçası olan Köpek Balıklarının Uluslararası Savunucularının (Shark Advocates International) başkanı “Bugünün kararları yüksek tehdit altında olan köpek balığı ve vatoz türleri için daha parlak bir gelecek sözünü vermektedir, çünkü uluslararası ticaret bu türlerin sayısının azalmasında ve popülasyon artışının yavaşlamasındaki ana sebeptir.” demiştir.

Yani, yeni CITES kararları şunları içerir:

  • Shortfin mako köpek balığı, son derece değerli ve savunmasız bir deniz canlısıdır. Bu hayvan, et ve yüzgeç talebinden kaynaklanan seçici ve isteğe bağlı balıkçılık nedeniyle risk altındaydı. Şimdiye kadar sınırlamaların olmaması endüstrinin aşırı avlanmasına yol açtı.
  • Vatozgiller – özellikle kama balıkları ve gitar balıkları. Ve bunlar, konuyla ilgili uzmanlara göre dünyadaki en tehdit edilen deniz balıklarıdır, çünkü genellikle yüzgeçleri dünya ticaretinde en değerli olanlardır.

Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.