Dolphinarium : Özgür Bir Alan Mı, Hapishane Mi?
Dolphinarium adı verilen gösteri merkezleri, herkesin sevdiği inanılmaz hayvanlar olan yunusların gösterilerini izlemek için tasarlanmıştır. Hakikaten bu hayvanları izlemek harikadır. Her zaman yüzlerinde bir gülümseme var gibi görünürler. Peki ama… sahip oldukları alanı hiç düşündünüz mü? Doğal ortamlarından çıkarılmış olduklarını, kapana kısılmış olduklarını gördünüz mü?
Dolphinarium adı verilen merkezlerin ortaya çıkışı
Bir dolphinarium, yunusların ve balinaların doğal yaşam alanlarının taklit edildiği akvaryumlardan oluşur. Ayrıca insanların bu muhteşem hayvanları daha yakından görmelerini sağlar. Halka açık bu alanlarda yunusların performanslarını seyretmek için giriş ücreti ödemeniz gerekir. Hatta onlarla birlikte yüzebilirsiniz.
Ayrıca bu alanlarda yunusların üremesi teşvik edilmektedir. Dolayısıyla, bazen bilimsel araştırmalarda kullanılırlar. Bu tesisler normalde hayvanat bahçelerinin, eğlence parklarının veya akvaryumların içine yerleştirilir.
Bugünkü merkezlerin öncüsü diyebileceğimiz ilk dolphinarium 1861’de New York’ta açıldı. Esasen insanların seyretmesi için esaret altında tutulan iki beluga vardı.
Bu hayvanları sergileyen ilk ticari akvaryum ise 1938 senesinde popüler hale gelmiştir.
Esasen insanların onları görebilmesi için esaret altında tutulan iki beluga vardı.
Gerçekte, bu hayvanları sergileyen ilk ticari akvaryum 1938 senesinde popüler hale gelmişti. Yunus gösteri merkezleri için zirve, bir yunusun hikâyesini anlatan bir Flipper filminin yayınlandığı zamanlardı. Filmlerin insanların yaşamlarını bu kadar etkilemesi hakikaten inanılmaz!
Yunuslar ve balinalar nereden geliyor?
Açıkçası, bu hayvanlar dolphinarium denen yerlere kendi başlarına gelmiyorlar. Para karşılığı sergilenmek üzere doğal ortamlarında yakalanıyorlar, böylece para karşılığı gösterilebilirler. Kar amacı gütmeyen kuruluşlar asla dolphinarium yönetmez. Tam tersine bunu para kazanma amacı güden kurumlar yapmaktadır.
İşte bu gerçekler ışığında, 60’lı ve 70’li yıllarda büyük bir tartışma başladı. Yetkililer, gösteri merkezlerinin bu hayvanları sırf para kazanmak için doğal ortamlarından söküp aldığını ortaya koydu.
Yine de, dünyanın her yerinde dolphinarium yani yunus gösteri merkezleri mevcut. Japonya ve ABD gibi bazı ülkelerde bu alanlar çok yaygın. Hayvan hakları hakkında artan bir farkındalığın olduğu İspanya gibi diğer ülkelerde ise çok daha az sayıda dolphinarium var.
Yunus gösteri merkezlerinde farklı gösteri ve performanslar sunulur. Hatta bazı gösterilerde yunuslarla yüzme hayalinizi gerçekleştirebilirsiniz.Birçok insan bu dost canlısı hayvanları yakından görmek istiyor.
Çok az insan bu merkezlerin yunus ve balinaları doğal ortamlarından, ailelerinden ve sürülerinin diğer üyelerinden kopardığını aklına getiriyor. Bu merkezlere girmek için bilet alan herkes aslında hayvanlara yapılan bu zulmün finanse edilmesine yardım ediyor.
Ayrıca dolphinarium denilen merkezlerde, esir tutulmuş hayvanların üremesinin bir sonucu olan çok sayıda yunus ve katil balina da var. Bu hayvanlara doğal ortamlarında gelişme fırsatı verilmemektedir. Hayatlarını, sürülerinden uzak ve içgüdülerini engelleyerek harcamaktadırlar.
Örneğin, yunusların her gün yüzlerce kilometre yüzmesi gerekir ama yapay havuzlarda bunu yapamazlar. Bu hayvanlar vahşi doğada yaşamak için yaratıldı. Öyleyse, biz insanlar kim oluyor da buna engel oluyoruz?
Dolphinarium’ları desteklemeden yunusları nerede görebilirim?
Yunuslar, en doğal ortamlarında yani okyanusta seyretmemiz gereken harika hayvanlardır. Yaşadıkları birçok plaj ve sahil var. Hatta onlarla yüzmek için de buraları ziyaret edebilirsiniz.
Bu tür alanlarda yunusları uzaktan görmek ve hatta dilerseniz açık denizlerde onlarla yüzebilmek için katılabileceğiniz ve uzmanlar tarafından düzenlenen geziler vardır. Yunusların insanlarla özel bir bağlantısı var gibi görünüyor. Bu hayvanlar, onlara yaklaştığınızda kaçmıyorlar. Tam tersine, insanlarla oynamaya bayılıyorlar!
Bu durumda onları doğal ortamlarında görmek mümkün olduğu hâlde niçin kaçırılıp gösteri merkezlerine götürülüyorlar diye merak edebilirsiniz.
Bu hayvanlar için en iyi olan şey, onları açık denizde yani doğal yaşam alanlarında seyretmemizdir. Bu nedenle, onları vahşi ortamlardan koparma ve bir hapishaneye yerleştirme acımasızlığına katılmayın.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.