Boğa Kurbağası: Neden Evcil Hayvan Olmaya Uygun Değil?

Amfibiler birçok egzotik hayvan severin evlerine de ulaşıyor. Bununla beraber, böyle bir hayvanı barındırmanın yanında getirdiği risklerin de farkında olmamız gerek. Çoğu durumda, evcil hayvanlıklarını, hızlıca üreyebilecekleri ve yerli türlerle mücadele edebilecekleri doğaya salınarak sonlandırırlar. Boğa kurbağası da bunun örneklerinden biri.

Bu kurbağa aslen Kuzey Amerikalıdır ama Amerika, Asya ve Avrupa’nın başka bölgelerini işgal etmeyi de başarmıştır. Bu sebepten dolayı bu amfibi IUCN Invasive Species Specialist Group (İstilacı Türler Uzman Grubu) veri tabanında dahil ve gezegendeki en kötü istilacı yabancı egzotik türler listesinde ilk 100 içerisinde.

Boğa kurbağası: büyük bir amfibi

Yetişkinler 10 ile 20 santimetre uzunlukta olabildiği için bu hayvanın en kayda değer özelliklerinden birisi büyük boyutudur. Bununla beraber, en büyük olanlar bir kilo kadar ağır olabilir. 

Boğa kurbağası yeşilimsi ve kahverengi benekleri olan zeytin yeşili bir renktedir. Kafası geniş ve düzdür ve gözlerinin arkasında kulak zarını çevreleyen bir kıvrım vardır. Cinsiyetlerini ayırma konusunda en belirleyici karakteristikleri erkeklerde daha büyük ve dişilerde gözle aynı boyutta olan kulak zarının boyutudur.

Göbek kısmı beyazımsı ve siyah beneklerle kaplı; arka bacakları siyah çizgilidir.

Boğa kurbağası neden istilacı bir tür oldu?

İstilacı türlerin ortak özellikleri geniş yaşam alanlarını işgal etme ve çok sayıda türle beslenebilme kabiliyetleridir. Bu durum geldikleri yerlerden farklı yaşam alanlarındaki başarılarının bir parçasıdır. Boğa kurbağasının istilacı bir tür olmasına sebep olan bir dizi özelliklerini sizin için aşağıda listeledik.

Geniş bir termal tolerans aralığı

Kurbağalar su sıcaklığı 15 santigrat derecenin üzerine çıktığı zaman aktif olmaya başlarlar. 1 derecenin altındaki sıcaklıklarda motor aktivitelerini durdururlar. Doğal yaşam alanlarında 24 ile 33 derece arasında, ortam sıcaklığı 26 ile 42 derece arasında ve bağıl nemi %33 ile %100 olan olan sıcak sularda yaşarlar.

Çok büyük yıllık yumurta grupları

Çiftleşme dönemleri genellikle ilkbahar ya da yazın olur. Her bir dişinin yumurtladığı bir grup 20.000 larvadan oluşmaktadır ancak daha büyük annelerin olduğu senaryolarda bu sayı 40.000’e kadar çıkabilir. Eğer çevresel faktörler lehineyse bu kurbağalar senede birkaç kere yumurtlayabilir.

Yumurtalar üç ile beş gün içinde çatlar ve 20 santimetre uzunluğa ulaşan larvalar sıcak sularda altı ay içinde başkalaşmaya başlayabilirler. Tabi ki aşırı bir üreme hızı ile karşı karşıyayız.

Fırsatçı bir tür

Bu hayvan beslenme düzenini bulunduğu çevrede avlayabileceği hayvanlara göre adapte eder. Boğa kurbağası her tür, karada, suda yaşayan ya da uçan omurgasızlarla beslendiği kadar yeterince yakına gelen omurgalıları da yerler.

Bu tür gizlenerek, etrafındaki yeşillikler arasında kamufle olmuş ve hareketsiz bir şekilde durarak avlanır. En iyi özellikleri hızları değil yanıltıcılıklarıdır: avları geçer geçmez üzerine atlayıverirler.

Bu kurbağa balıkları, iribaşları, kaplumbağaları ve küçük yılanları yiyebildiği gibi susuzluklarını gidermek için gölete yaklaşan fareler ve yarasaları da yiyebilirler. Beslenme kapasitesi o kadar büyüktür ki güzel bir yemekten sonra uzun süre beslenmeden dayanabilir.

İribaşlar genelde otçuldur ama karın içerikleri incelendiğinde dışkı ve başka organik kalıntılar ile beraber küçük, suda yaşayan omurgasızlar da bulundu. Yani ebeveynleri gibi ağızlarına sığan her şeyden faydalanıyor gibi gözüküyorlar.

Geniş fenotipik plastisite

Boğa kurbağası durağan ya da yavaş akan su olan herhangi bir yaşam alanını işgal edebilir, özellikle de bolca yeşillik ve ayrışmış bitki kalıntıları varsa.

Bununla birlikte, boğa kurbağası yüksek seviyede kirliliğe dayanabilir ve bu da insanlar tarafından indirgenmiş alanlarda bile yaşamalarına olanak sağlar. Bazı uzmanlar biraz daha ileri giderek bu türün “yapay ekosistemlerde” yaşamayı tercih ettiklerini söylüyor.

İstilacı bir tür olan boğa kurbağasının tehlikeleri

Tüm bu faktörler boğa kurbağasını istilacı bir tür yapar. Kendi ekosistemi dışındaki yerlere yerleşme potansiyeli çok fazladır ve yerli türleri kolayca avlayıp hepsini yerinden eder.

Buna ek olarak, bu istilacı türlerin varlığı bir başka sorunu da beraberinde getirir: yeni hastalıkların taşınması. Boğa kurbağası amfibilerin sağlığını ciddi bir şekilde etkileyen bir patojen olan Batrachochytrium dendrobatidis gibi virüslerin, bakterilerin ve mantarların taşıyıcısı olabilir. 

Bugünlerde vahşi doğadaki bu istilacı türün kontrol ve yok edilmesi için bir programa başlandı. Bu plan özellikle de egzotik hayvan meraklılarını bilinçlendirmek gibi önlemleri içerir.