Kolloidal Gümüş: Köpeklerde Bağışıklığa Etkileri
Gümüş ve altın gibi metaller antik çağlarda sadece ekonomik anlamda değerli sayılmazdı, aynı zamanda iyileştirici özelliklerinden dolayı tıp alanında da kullanılırdı. Peki kolloidal gümüş nedir ve ne amaçla kullanılıyor? Bu madde uzun vadede köpeğinize zarar verir mi?
Kolloidal gümüş nedir?
Adı üzerinde, kolloidal gümüş, bir kolloid çözeltisidir. Bu çözeltinin içindeki küçük gümüş parçacıkları damıtılmış suda dağılmış haldedir.
Kolloidal gümüş elektroliz yöntemiyle üretilir. Bu yüzden gümüş parçacıkları elektrik yüklüdür ve birbirini iter. Bu nedenle de çözeltinin içinde asılı halde durur.
Kolloidal gümüş: Özellikleri
Daha önce bahsettiğimiz fizikokimyasal özelliklerinin yanında, canlılar üzerinde kolloidal gümüşün sayısız faydası bulunuyor:
- Bakteri öldürücü: Geçtiğimiz yüzyılın ortasından itibaren insanlar bu maddeyi antiseptik olarak kullandı. Ancak günümüzde daha çok antibiyotiklere yöneliyoruz.
- Bakteriyostatik (Bakterilerin gelişmesini engelleyen madde): Bakterilerin üremesini ve çoğalmasını engeller.
- Antiviral: Gümüşte bulunan nano parçacıklar gençlik hastalığı ve hepatit B gibi bazı virüs türlerine karşı savaşabilir.
- Mantar karşıtı: Gümüşte bulunan bileşenler mantar karşıtı etkilere sahiptir.
- Toksinleri atar: Gümüş, toksinlere bağlanabilen ve onları vücuttan atabilen bir elementtir.
Günümüzde bu maddenin kullanımı hakkında bazı tartışmalar var. Hastalıkların bu madde ile tedavi edildiğine dair bulgular var, ancak kolloidal gümüşün yan etkileri ciddi olabileceği için bu tedavi yöntemini %100 etkili ve risksiz olarak kabul edemiyoruz. Ancak buna rağmen kolloidal gümüş farklı tedavilerde kullanılıyor.
Enfeksiyon ve virüslere karşı kullanımı
Antibakteriyel özellikleri sayesinde, insanlar kolloidal gümüşü bakterilerin neden olduğu enfeksiyonları iyileştirmek için kullanıyor. Örneğin deride meydana gelen bakteri enfeksiyonları bu madde ile tedavi edilebilir.
Yıllar öncesinde kolloidal gümüş, söz konusu gençlik hastalığı ve hepatit B olduğu zaman yaygın bir şekilde kullanılıyordu. Veterinerler özellikle bu maddeyi virüs ve bakterilere karşı maymunlar ve sığırlar üzerinde kullanıyordu. Patojenlere karşı etkili olması bu maddeyi bu kadar popüler bir hale getiriyor.
Ancak günümüzde bu maddenin zehirli yan etkileri olduğunu biliyoruz. İlaç endüstrisi bu maddeyi tamamen güvenli ve etkili bulmuyor. Bilim insanları kolloidal gümüş yerine başka alternatifler bulmaya çalışıyorlar.
Evcil hayvanınızın ciddi hastalıklara yakalanmasını önlemek için aşılarını zamanında yaptırın. Eğer köpeğiniz gençlik hastalığı, hepatit veya parvovirüs gibi hastalıklara yakalanırsa, belirtileri fark ettiğiniz an veterinere gidin.
Veterineriniz evcil hayvanınızın sağlık durumuna göre en güvenli ve etkili tedavi seçeneğini önerecektir. Veterinerinize herhangi bir tedavi seçeneğini kabul etmeden önce başka alternatiflerinizin olup olmadığını sormak isteyebilirsiniz.
Kolloidal gümüş: Zehirli etkileri
- Argyria: Vücutta gümüş birikmesi cilde etki eder ve rengini değiştirebilir. Vücudunda gümüş biriken bir köpeğin cildi gri-mavi bir renkte görünebilir.
- Metal birikmesi: İdrar ve safra yoluyla vücuttan atılan metallerin oranı köpeklerde yüksek olmasına rağmen, karaciğerde ve vücudun diğer kısımlarında bazı metaller kalır.
- Kemirgenlerde, kuşlarda ve köpeklerde kolloidal gümüşün tedavi amaçlı kullanılması, bazı klinik deneylere göre sindirim, üreme, kalp damar ve nörohormonal sistemlerde değişikliklere neden olabilir.
Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.
- Laboratorios Argenol. Plata Coloidal.
- Niels Hadrup, Henrik R. Lam. Oral toxicity of silver ions, silver nanoparticles and colloidal silver – A review, 2013.
- Roberto Vazquez-Muñoz, Belen Borregoc, Karla Juárez-Moreno, Maritza García-García, Josué D. Mota Moralesa, Nina Bogdanchikova, Alejandro Huerta-Saquero. Toxicity of silver nanoparticles in biological systems: Does the complexity of biological systems matter?, 2017.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.