Hayvan Bitki Polenleşmesi: Atalardan Kalma Simbiyosis

Böceklerin polenleşmedeki rolünü herkes bilir, peki ya bitkilerle aralarındaki geçmişten gelen bu simbiyosisin nasıl oluştuğunu biliyor musunuz?
Hayvan Bitki Polenleşmesi: Atalardan Kalma Simbiyosis
Samuel Sanchez

Yazan ve doğrulayan biyolog Samuel Sanchez.

Son Güncelleme: 21 Aralık, 2022

Baharla birlikte insanları etkileyen sinir bozucu alerji semptomları da baş göstermektedir. Bağışıklık sisteminin bu rahatsız edici tepkisi, solunum sistemine giren polenlerden kaynaklanır. Polen bizim için rahatsız edici olsa da, hayvan bitki polenleşmesi sonucu ekosistemlerini sürdüren birçok tür için oldukça önemlidir.

Aslında, polenleşme süreci dünyanın işleyişi için gereklidir. Çünkü bitkiler besin zincirinin ve karasal oksijen üretiminin temelidir. Bu yüzden, onsuz yaşam düşünülemez. Bitkiler ve hayvanlar arasındaki bu simbiyozun nasıl gerçekleştiğini öğrenmek için okumaya devam edin.

Polenleşme nedir?

İlk olarak terimi tanımlayalım:

Polenleşme, döllenmeyi sağlamak için polenin bir stigma, ovül, çiçek veya bitkiye aktarılmasıdır.

Bunun birçok yöntemi vardır:

  • Anemofilik bitkiler, poleni çevreye yaymak için rüzgarı kullanır.
  • Hidrofiller, döllenme için suyu kullanan su bitkileridir.
  • Son olarak da zoofilik bitkiler, polen taşıyıcısı olarak hayvanları kullanır. Yazımızda odaklanacağımız bitki türü de budur.
çiçeğin üzerindeki sinek

Hayvan bitki polenleşmesi atadan kalma bir simbiyozdur

Bitkiler ile polen taşıyıcılar arasındaki ilişki, birlikte evrimin bir örneğidir. Çünkü her iki bileşen, etkileşimin faydalarını en üst düzeye çıkarmak için evrimsel olarak adapte olmuştur. İyi de simbiyoz nasıl olmuştur?

Bu makalede toplanan birkaç çalışmanın açıklaması aşağıda verilmiştir:

  • Fosil kayıtları, bitkilerin gezegendeki erken evrim aşamalarında çoğunlukla anemofil olduğunu göstermiştir.
  • Triyas döneminde, belirli böcek grupları hematofajlı beslenme düzeninden (kan içiciler) fitofajlı beslenme düzenine (bitkilerin canlı kısımlarıyla beslenme) geçmiştir; bunun başlıca nedeni, bunların müsait olması ve böylece ulaşması kolay olmasıdır.
  • Bu değişiklik, otçulların uyguladığı baskıdan dolayı üremelerini ve hayatta kalmalarını zorlaştırdığı için bitkiler için ciddi bir darbe olmuştur.
  • Bu baskıya yanıt olarak bitkiler, avcılarını püskürtmek veya zehirlemek için ikincil maddelerden türetilen allelopatik bileşikler üretmeye başlamıştır.
  • Etkili olmalarına rağmen, bu bileşikler bitkilerin enerjilerini büyük oranda tüketmekte ve hayatta kalma ve üreme şanslarını düşürmekteydi.

Bitkiler çıkmaza girmiş gibi görünüyordu… Hayatta kalma şanslarını düşürecek miktarda enerji harcayarak kendilerini korumalılar mıydı? Yoksa hiç saldırı olmayacağı umuduyla kendilerini savunmayı bırakmalılar mıydı? Nihayetinde, doğal seçilimin her zamanki gibi buna da bir yanıtı vardı.

Yenemiyorsan bir parçası ol

Bitkiler, yüzyıllar boyu en tutarlı evrimsel yolu seçmişlerdir. Düşmanlarına katılmanın ve onlardan yararlanmanın bir yolunu bulmuşlardır.

İşte, bu üçlü işlevi olan nektar üretiminin başladığı zamandır:

  • Şekerli yapısı ve çiçek gibi çarpıcı yapılardan kaynaklaması sebebiyle, küçük canlıların dikkatini tamamen çiçeklere yönlendirerek yapraklarını ve köklerini korur. Siz fark etmiyor olabilirsiniz, ancak bu durum bitkinin hayatta kalması için önemlidir. 
  • Nektar, daha düşük dozlardaki yapraklara göre daha çok besleyici olduğu için böcekler için daha sağlıklı bir besin kaynağıdır.
  • Son olarak, daha yüksek enerji harcamasına neden olsa bile, bitkilerin üretimine de yardımcı olur. Çünkü, çiçeğe gelen böceğe polenini vererek diğer bitkilere taşımasına sağlamaktadır. Bunu da nektarlarını polenlerle çevirerek gerçekleştirmektedirler.
arı çiçek üzerinde

Hayvan bitki polenleşmesi işbirliği gerektirir

Bu evrimsel mekanizma çok etkileyicidir. Doğanın bazı durumlarda avlanma yerine simbiyotik ilişkiler kurabildiğini göstermektedir. Yani daha basit şekilde, bitkiler böceklere daha iyi bir teklifte bulunurlar: “yapraklarım yerine çok daha lezzetli bir şey vereceğim.”

Böylece hem hayvanlar hem de bitkiler, birbirleriyle etkileşimlerinin faydalarını en üst düzeye çıkararak zaman içinde birlikte gelişim göstermişlerdir.


Tüm alıntı yapılan kaynaklar, kalitelerini, güvenilirliklerini, güncelliklerini ve geçerliliklerini sağlamak için ekibimiz tarafından derinlemesine incelendi. Bu makalenin bibliyografisi güvenilir ve akademik veya bilimsel doğruluğa sahip olarak kabul edildi.



Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.