Beyin Gücü: Bir Sokak Köpeğinin Bilgeliği

İster inanın ister inanmayın, bir sokak köpeğinden öğrenebileceğimiz çok şey var. Konu sokakta hayatta kalmak olunca bu canlılardan iyisi yok. 

Yaşadığınız ülkeye veya şehre göre, sokaklarda terk edilmiş veya sahipsiz az ya da çok hayvan (özellikle köpekler) görüyorsunuzdur. Ki bu bazı yerlerde hayvan barınakları açma ve hijyen konusundaki kampanyalara rağmen hala çok ciddi bir problem. Çoğumuz da onları alıp evde bakmayı istiyoruz ama bazen bu imkansız olabiliyor. Yine de, eğer bir gün bir sokak köpeğini sahiplenme imkanınız olursa, sadakat ve sonsuz şükran duygusunun nasıl bir şey olduğunu öğrenirsiniz. 

Bir sokak köpeği heykeli

Bu konuda insanlarda farkındalık yaratmanın bir yolu var. Mexico City’de Girasol Botello isimli bir sanatçı “Fuzzy” adlı bir köpeğin anısına bir heykel yapmış. Bunun arkasındaki fikir çok ilginç. Heykel, sokaktan geçenlere hayvanların fark edilmez olmadığını gösteriyor.

Heykel, üzerinde son derece üzücü ama aynı zamanda da şehirde pozitif bir etki yaratacak bir cümle yazan bir tabela taşıyor:

“Tek suçum sokaklarda doğmak ve terk edilmiş bir şekilde sokakta yaşamak zorunda kalmak.

Umursamazlığınıza hatta tekmelerinize, tokatlarınıza rağmen dünyaya gelmeyi ben istemedim, sizden istediğim tek şey sevginizden arta kalan ne varsa o.

Daha fazla acı çekmek istemiyorum, bu dünyada hayatta kalmaya çalışmak korkunç bir çile!

Lütfen, lütfen bana yardım edin!”

-Fuzzy”

Aslında Mexico City’deki bu heykel dünyadaki pek çok benzerinden biri. Örneğin, Moskova’da da insanlara evsiz köpekleri hatırlatan bir heykel var.

“Boy” isimli bu köpek bir tren istasyonunda yaşıyor ve metroyu kullanan herkes onu tanıyormuş. Sokak köpeğinin havlamalarından ürken bir kadının kendi köpeğini serbest bırakması yüzünden saldırıya uğrayarak ölmüş. Kadın köpeğin kendisine saldırmasından korktuğunu söylemiş.

Sokak köpekleriyle ilgili acı gerçekler

Sokakta yaşayan köpekler bulabildikleri her yerde uyur. Bulabildikleri her şeyi yerler. Aslında, bir meydanda ezilme tehlikesi yaşayıp, kışın soğukla yazın sıcakla savaşıyorlar. Kötü niyetli insanlar onları istismar ediyor. Sonuç olarak, sokak köpekleri küçük bir parça et için birbirleriyle savaşmak ve bulabildikleri herhangi bir yerde yavrulamak zorunda kalıyorlar.

Bir sokak köpeğinin acıları doğmadan önce başlıyor ve sonrasında da kendilerine bakmak ve ellerinden geldiği kadar hayatta kalmaya çalışmak zorunda kalıyorlar, bir parça ekmek için, birileri tarafından sahiplenilmek için veya güzel bir söz duymak için yalvarıyorlar. Bazı şehirlerdeki hayvan sağlığı ve hijyen kampanyaları yeteri kadar etkili olamayabiliyor ve hızla artan köpek nüfusu da sorun yaratıyor.

Sahiplenme farklı çözüm yollarından biri ancak onun da bir sınırı var. Sokakta gördüğümüz her köpeği alıp eve götüremeyiz. O yüzden geri kalanıyla ne yapmamız lazım? Maalesef tüm hayatlarını bir barınak veya ağılda geçirip bir yandan yağmur ve soğuktan korunurken bir yandan da küçücük bir alanda kendileri gibi onlarca köpekle yaşamak zorunda kalıyorlar.

Bir sokak köpeği bize neler öğretebilir?

Sokakta yaşayan bir hayvanı sahiplenmek mi istiyorsunuz? Ya da, barınakta kalanlardan birini? Ona yeni evini gösterdiğiniz anda köpeğin şükran duyacağını hiç aklınızdan çıkarmayın. Hatta tüm hayatını size adamaya tereddüt etmeyecektir. Bu sokak köpeklerinin en güzel özelliğidir: kendilerini kurtaran kişiye %100 sadakat göstermek. Daha fazlasını da öğrenmek ister misiniz?

1. Birisiyle paylaştığımızda hayat daha güzeldir.
2. Birlikte pek çok yeni fırsata sahip oluruz.
3. Uyku ve dinlenme saatleri çok önemlidir.
4. Aileyle birlikte zaman geçirmenin değerine paha biçilemez.
5. Sabırlı olmak sadece birkaç kişinin sahip olduğu bir meziyettir.
6. Sevgi her zaman koşulsuzdur.
7. Başkalarına yardım ettiğinizde kendinize de yardım etmiş olursunuz.
8. Size sunulanların tadını çıkarmak en iyisidir.
9. İhtiyaç duyduğunuzda yardım istemekte hiçbir sorun yoktur.
10. Sorunlarla zaman kaybetmeden yüzleşmek gerekir.

Sokak köpeklerinin bu 10 kuralı hakkında ne düşünüyorsunuz? Şüphe yok ki bu hayvanların bize öğretecek çok şeyi var. Ve, onları sevgiye boğarken bir yandan da bilgelikleri ve tecrübelerine kulak vermeye değer.