Bir Senedir Kendisini Terk Eden Sahibini Bekleyen Kedi
Hayvanların sahiplerine olan bağı hiç kopmayacak gibi duruyor. Bugün sizlere anlatacağımız hikâyeye benzer hikâyelerde de bunu görebilirsiniz. İşte, bir yıldır her gün, sahibinin taşınırken kendisini terk ettiği yere giden kediyle tanışın.
Rusya’daki terk edilmiş kedinin hikâyesi
Birçok insan, sahiplerinin mezarlarında yıllarca bekleyen hayvanların hikâyelerini bu hikâyeye benzetebilir; fakat bu hikâye çok daha korkunç. Çünkü bu hikâyede, bir hayvan mecburiyetten değil isteyerek terk edilmiştir.
Rusya’da gerçekleşen olayda, bir aile taşınmaya karar verdi ve kedisini arkada bıraktı. Kendisini arkada bırakan ailesinin peşinden koşan kedi neyse ki doğduğundan beri yaşadığı mahallede kaldı.
Bu kedicik ne kadar hızlı koşsa da ailesi onun bu sessiz yakarışını umursamadı ve onu orada bıraktı. Tüm bunlara rağmen ailesi için canını vermeye razı olan kedi, ailesinin onu almak için geri dönmesini bekledi ama ne yazık ki bir daha hiç geri dönmediler.
Komşular bu terk edilmiş kediciğin nasıl her gün her gün ailesi geri döner diye aynı yere gidişini izledi ve bu kediyi beslemeye başladı. İşte bu, kedinin ailesinin yaptığı zalimliğin aksine bir insanlık göstergesidir.
Terk edilmiş kedi bize neler hissettiğini anlattı
Kış mevsimiydi ve yaşadığımız yer çok soğuktu. Sahibim dışarı çıkmamız için ısrar ediyordu. Bana karşı her zaman iyi davranmışlardı. Bunun için minnettar olup, isteklerine uyup onları yerine getirmeliydim.
Bu yüzden dışarı çıktım. Arabaya bir sürü kutu atıyorlardı. Zaten birkaç gündür bunu yaptıkları için şaşırtıcı bir şey değildi. Burası bir sürü arabanın olduğu çok çirkin bir yerdir. Beni, çocukların oynadığı, ağaçların olduğu yerlere götürmelerini tercih ederdim tabii ama birinin beni sevmesi dışında daha başka ne isteyebilirdim ki…
Sonra herkes arabaya bindi. Bir dakika, nereye gidiyorlardı ki? Hım, onları takip etmeliydim! Hayır, hayır, bensiz gidemezlerdi. Belki de benim orada olduğumu fark etmediler ya da bazı eşyaları bir yere bırakıp geri geleceklerdi.
Evet, evet kesin öyleydi. Şimdi burada oturup onları bekleyecektim. Geri dönmeyecekler gibi gözüküyordu. Hava kararıyordu ve uyumalıydım.
Ailem nerede?
Güneş doğuyordu ve ailemden hiç iz yoktu. Acıkmıştım, ne yiyebilirdim acaba? Biraz dolandım. Bir yerden kokular geliyordu. Çok güzel kokmasa da aç kalmaktan daha iyi olacağını düşündüm. Soğuktu, açtım ve her yer çok pisti. Evde olmayı o kadar çok istiyordum ki!
Yatağımı ve beni bugünkü gibi soğuk havalarda ısıtan biricik battaniyemi özlemiştim. Ailem yakında gelebilirdi. Bu sırada, döndüklerinde beni bulabilmeleri için burada beklemeliydim.
O gün de gelmeyecekler gibi gözüküyordu. Belki de başka işleri çıkmıştı. Bir sonraki gün gelebilirlerdi bu yüzden burada beklemeliydim.
Sonuç olarak bayağı gündür buradayım ve bütün komşularla arkadaş oldum. Bana yemek veriyorlar ve aslında bu bana yeter de artar ama ailemin, onlar için burada beklediğimi hatırlamalarını o kadar çok isterdim ki… Çünkü onları sevmekten hiçbir zaman vazgeçmedim ve bir gün dönmeye karar verirlerse onları görmek için burada bekliyor olacağım.
Hayvanlar kendi kendilerini besleyemedikleri, koruyamadıkları, temizleyemedikleri yani kendi kendilerine bakamadıkları için terk edilmek onları çok kötü etkiler. Ayrıca dışarıda onları bekleyen sayısız tehlike vardır. En önemlisi de evcil hayvanınız asla sizi terk etmeyecekken siz bunu nasıl yapabiliyorsunuz?
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.