Hayvanlar Bilinçli Varlıklardır, Eşya Değillerdir
Kesin olan bir şey var: İnsanlar hayvandır, ancak çoğu hayvan insan değildir. Ancak, tüm hayvanlar ve canlı “şeyler” bilinçli varlıklardır.
İnsan olmayan türleri ve hatta çoğu zaman kendi ırkımızın üyelerini bile bizden aşağı olarak görme eğilimindeyiz. Onları, kendilerini koruyacak kadar akıllı olmayan ve bu nedenle liderliğimize ihtiyaç duyan bilinçsiz varlıklar olarak görürüz. Bu nedenle, herkesin mülkiyet olduğunu iddia edebileceği ve hayatları bizim emrimizde olan nesneler oldukları iddiası ortaya atılabilir.
Dünyanın birçok hükumeti de bu fikri yayıyor ve bu yüzden bu görüşü değiştirmek için savaşan birçok insan var.
Hayvanlar da bilinçli varlıklardır
Hatta bazı insanlar nesnelerin bile bilinçli varlıklar olduğunu düşünüyor. Bir nesnenin kökeninin ruhunu, özünü, enerjisini veya nasıl adlandırmak isterseniz onu koruduğunu söylerler. Derler ki, görünüşte cansız olan bu “nesneler”, bilinçli varlıklardır.
Öyleyse, birçoğu bizim gibi memeliler olan diğer hayvan türlerinin duyguları olduğundan neden şüphe duyuyoruz? Bunu destekleyecek birçok bilimsel araştırma var: Tüm hayvanlar bilinçli varlıklardır.
Ancak, bunu kanıtlayacak bilimsel çalışmalar olmasaydı bile, çok sevdiğiniz ve sizi seven tüylü dostunuzun hiçbir duygusu olmadığına ve yalnızca sahip olabileceğiniz bir nesne olduğuna gerçekten inanır mıydınız? Biz hayvan severler olarak kesinlikle öyle düşünmüyoruz. Bu nedenle, bugün size hayvan haklarının yasal olarak tanınması için savaşan pek çok kişinin hikayesini anlatmak istiyoruz.
Hayvanlara “eşya” denmemesi için imza isteniyor
Birkaç aktivist ve kuruluş, yalnızca hayvanların nesne olduğunu belirten medeni yasaları değiştirmek amacıyla altında binlerce imza olan dilekçeler sunuyor.
Tüm hayvanlar acı ve neşe hisseder ve bu nedenle bilinçli varlıklar olarak tanınmayı hak ederler. Hiç kimse sevgi hissedip hissetmediklerini tartışmaya çalışmıyor. Bu tartışmayı başka bir makaleye saklayacağız.
Dünya hükumetleri bu konuda kendi halklarının sosyal hislerine uyum sağlamalıdır. Birçoğu, hayvanlara “bilinçli varlıklar” olarak gezegenimizdeki hak ettikleri yeri vermek için yasalarını değiştirdi.
Ek olarak, binlerce imza, bu girişimin dünyadaki çoğu vatandaşın desteğine sahip olduğunun bir işaretidir. Bu nedenle, bu tür düzenlemeleri değiştirmek, daha mutlu insanlarla ve daha mutlu hayvanlarla daha iyi bir dünyaya yol açacaktır.
Bu tür girişimlerin çoğu, change.org adlı bir platform aracılığıyla başladı. Orada, bu değişimin dünyanın hemen her yerinde nasıl gerçekleştiğini görebilirsiniz.
Buna karşı çıkan argümanlardan biri, hayvanların cansız nesneler oldukları, bir mobilyadan hiçbir farklarının olmadığı, dolayısıyla hak sahibi olamayacaklarıydı. Hatta duyguları olmadığını ve bu nedenle evcil hayvanların insanlarla aynı seviyede olamayacağını kanıtlamaya çalıştılar. Bazılar, buna karşı bir argüman olarak, biz evden çıktıktan sonra buzdolaplarının sızlanmadığını ve eve gittiğimizde televizyonun nadiren mutlu olduğunu savundu.
Bu nedenle ve bu kadar basit argümanları akılda tutarak, hayvanları nesnelerle bir tutmamızın bir yolu olmadığı açıktır.
Bu yasalar hayvanlara nasıl fayda sağlar?
Tüm ülkeler hayvanların bilinçliliğine ilişkin yasalarını değiştirdiklerinde, burası herkes için daha adil bir yer olacaktır. Hayvanların haklarını korumanın ve gerçekte ne olduklarını kabul etmenin ne kadar zor olduğu şaşırtıcı değil mi: Onlar her türlü duyguyu yaşayabilen canlı varlıklardır.
Ne yazık ki, bunu bizim dilimizde iletmeleri onlar için zor ve onlar adına konuşmamız gerekiyor. E buyurun o zaman: Hayvanların duyguları var.
Yasalarda yapılacak bir değişiklik, kötü muamele ve ihmal için cezaların daha büyük olmasını sağlayacaktır. O zaman, belki de bir hayvana zarar vermeyi düşünen herhangi biri, bu düşüncesini eyleme geçirmeden önce iki kez düşünür.
Kısacası, dünyanın medeni kanunlarındaki küçük değişiklikler yoluyla hayvanların yaşamları iyileşebilir. Her halükarda, herkesin dünya üzerindeki türlerin geri kalanına saygı duymasını istemek mantıksız değildir. Hayvanlar nesne değildir ve bizim emrimize amade değillerdir.
Hayvanları seven bizler her zaman dünyaya evcil hayvanlarımızın hisleri olduğunu söyleyeceğiz. Bunu mecliste tartışmakla gerçekten ilgilenmiyoruz. Tek istediğimiz, nazikçe ve saygıyla, büyük olasılıkla Orta Çağ’da yazılmış bir yasayı değiştirmenizi rica etmek.
Bu değişiklik tek başına diğer türlerin yaşamlarını büyük ölçüde iyileştirecektir. Hepsinden önemlisi, kötü muamele ve ihmal vakalarının azaltılmasına yardımcı olacaktır. Bu tür dilekçelerde toplanan binlerce imzanın yakında amacına hizmet etmesini umuyoruz.
Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.