Logo image
Logo image

Aşk Hormonları Hayvanların Davranışını Etkiliyor Mu?

3 dakika
Köpekler, insanların sahip olduklarına benzer hislere sahip olabilir mi?
Aşk Hormonları Hayvanların Davranışını Etkiliyor Mu?
Son Güncelleme: 20 Temmuz, 2020

Bazen köpekler diğer köpeklere aşıkmış gibi davranır, hatta bazen diğer insanlara karşı da bu şekilde davranabilirler. Ancak gözünüzle görseniz bile bazen kendinize bunun pek de mümkün olamayacağını söylersiniz. Yani köpeklerin insanların yaşadıklarına benzer bir aşkı yaşayabileceğine inanmayız. Peki gerçekte olan ne? Aşk hormonları hayvanların davranış şekillerini etkiler mi?

Bazı insanlar bunun mümkün olduğuna inanıyor. Ancak her şeyde olduğu gibi, bazı skeptik (kuşkucu) insanlar bu konuya da şüpheyle yaklaşıyor ve hayvanların bu tür duyguları olabileceğine inanmıyor. Buna karşın birçok hayvansever gerçekten de hayvanların bu tür duyguları olabileceğine yürekten inanıyor. Dahası, aşk hormonları tıpkı insanlar gibi hayvanların da davranışlarını etkiliyor.

Aşk hormonları hayvanların davranışlarını etkiliyor mu?

Some figure

Oksitosin olarak da bilinen aşk hormonu, bizi iyi hissettiren insanlara daha yakın olmamızı sağlar. Bu hormon sayesinde sosyal ve güvende hissederiz. Peki bu davranış biçimini hiç herhangi bir köpekte gözlemlediniz mi? Muhtemelen bu soruya vereceğiniz cevap evet!

Atlanta’da bulunan Emory Üniversitesi’nde yapılan bir çalışma bu konuya odaklandı. Araştırmanın amacı, oksitosin isimli bu hormonun hayvanlarda insanlara benzer bir etki yapıp yapmadığı anlamaktı. Bu araştırmanın sonucunda bilim insanları şu sonuca ulaştı: Aşk hormonu hayvanları etkiliyor, özellikle köpekler bu hormondan ciddi bir biçimde etkileniyor. 

Bu çalışmayı yürütürken, bilim insanları bir sene boyunca 16 köpeği sahipleriyle beraber gözlemledi. Başlangıçta köpeklerin yarısının burunlarına oksitosin sürdüler. Diğer yarısı için ise bir tür serum verildi. Sonra köpekleri sahiplerinden ayrı bir odaya götürdüler.

Köpekler tekrar sahiplerinin yanına geldiğinde, insanlardan köpeklerine dikkat etmekten veya yakın davranmaktan kaçınmaları istendi. Çünkü araştırmacılar sahiplerinden gelecek böyle bir muhtemel yanıtın aşk hormonunu tetiklemesini istemediler. Yani mümkün olduğu kadar dış etkiyi azaltmayı amaçladılar.

Köpekler nihayetinde serbest bırakıldığı zaman, burunlarında oksitosin bulunanlar çok daha şefkatliydi ve sevecen görünüyordu. Sahiplerini yaladılar, dikkatlerini çekmek için onlara patilerini uzattılar ve hatta üzerlerine tırmandılar.

Köpeklerin geri kalanı ise sahiplerini tanımasına rağmen, sadece kuyruklarını biraz salladı, oturdu, odayı ve etrafı biraz araştırdı veya diğer köpeklerle oynadı.

Bu araştırma, daha önce pek de iyi anlaşılmamış bir şeyi ortaya koymuş oldu. Birçok insan, oksitosinin sadece cinsel ilişkide veya aşık olunduğunda etki ettiğine inanıyordu. Ancak bu çalışma sayesinde oksitosinin bu durumların dışında da etki ettiği kanıtlanmış oldu.

Bu hormon canlıları sosyalleştiriyor, tanıdığımız insanlara karşı daha yakın olmamızı sağlıyor ve genel olarak rahat hissetmemize yardımcı oluyor.

Hayvanların da hisleri vardır

Some figure

Bu yadsınamaz gerçeği gösteren birçok çalışma var. Hayvanlar hem olumlu hem de olumsuz duyguları hissedebilir. Hayvanların davranışlarındaki değişiklikleri her gün gözlemleyebilirsiniz; örneğin onlara kızdığınız zaman bunu anlarlar.

Acı hissettiklerinde ciyak ciyak bağırırlar ve gerçekten mutlu olduklarında ise etrafta hoplayıp zıplayabilirler. Evi terk ettiğinizde üzülürler ve döndüğünüzde ise heyecanlanırlar. Elbette biz bu durumu duygu olarak açıklıyoruz ve hayvanların da duyguları vardır sonucunu çıkarıyoruz.

Köpekler tıpkı diğer hayvanlar gibi sevgiyi, üzüntüyü, korkuyu, aşağılanmayı ve diğer birçok duyguyu hissedebilirler. Hayvanlara karşı özenli davranmalıyız. Hayvanların duygu dünyasında olan biten şeyler insanlarınkiyle aynı şekilde gerçekleşmese de acıyı hissedebildiklerine eminiz.

Muhtemelen sahibi öldükten sonra bu durumu hiçbir şekilde atlatamayan köpeklere dair hikayeleri duymuşsunuzdur. Benzer şekilde ölen bir arkadaş veya  evden giden bir aile üyesi de benzer etkiler bırakabilir. Eğer bu anlattıklarımız köpeklerin duyguları olabileceği anlamına gelmiyorsa, o zaman duygu sahibi olmak nedir kimse bilmiyor!

Ancak aklınızda tutmanızda fayda var, bu gerçeğe inanmayacak insanlar mutlaka olacak. Neyse ki sizin gibi hayvanseverlerin bu gerçeğe inanmak için bir bilimsel çalışmaya veya deneye ihtiyacı yok. Hayvanların duyguları vardır ve onlara karşı olan hislerinize kendilerince cevap verebilirler. 

Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.