Temel Eğitim 101: Köpeğinizi Çağırdığınızda Yanınıza Gelmesini Nasıl Sağlarsınız?

Temel Eğitim 101: Köpeğinizi Çağırdığınızda Yanınıza Gelmesini Nasıl Sağlarsınız?

Son Güncelleme: 20 Kasım, 2018

Köpeğinizin onu her çağırdığınızda size itaat edip, yanınıza gelmesini ister misiniz? O halde okumaya devam edin. Köpeğinizin başını belaya sokmaması, başkalarını rahatsız etmemesi ya da söz dinlemediği için kendi hayatını tehlikeye atmaması için size bazı ipuçları vereceğiz.

Her çağırdığınızda köpeğinizin yanınıza gelmesini nasıl sağlarsınız

gel komutu

Pek çok köpek sahibi, ister evde ister parkta, veya veterinerde olsun, çağırdıkları zaman evcil hayvanlarının yanlarına gelmesini nasıl sağlayacaklarını bilmediklerini söylerler. Her şeyden önce, o “çağrının” nasıl yapılacağını bilmek zorundasınız. Temel olarak, köpeğiniz her ne ile meşgul olursa olsun, size gelmesi için dikkat çekici bir şey yapmanız yeterli olacaktır.

Bu şekilde bakıldığında, ilginç bir meydan okuma gibi görünüyor. Örneğin, köpeğinizi azarlayan bir ses tonu ile ona bağırarak yanınıza çağırmanız, çok büyük olasılıkla sözünüze itaat edip, size doğru koşmasının mümkün olmayacağını fark etmenizi sağlar.

Bir köpeğin zihni çok basittir. Eylemlere ve tepkilere göre çalışır. Mantığa bakın:

  • Durum 1: “Sahibim beni çok kızgın bir ses tonu ile çağırıyor. Eminim yanlış bir şey yaptım. Gitmemem daha iyi.”
  • Durum 2: “Sahibim beni tatlı bir ses tonu ile çağırıyor. Eminim benim için düşündüğü iyi bir şeyler var. Hızlıca ona koşmalıyım”

Onu her çağırdığınızda köpeğinizin gelmesini sağlayın

Aşağıda belirttiğimiz davranışlar ve alışkanlıklar  “yapılmaması gerekenler” kategorisine girer. Bunları yapmayın…

1. Onu kızgın bir ses tonu ile çağırmak

Kim, yaptığı bir şeyi (özellikle de eğlenceliyse) bırakıp, onu azarlayacak birine koşmak ister ki? Bu durumu iş yerinizde hayal edin. İş arkadaşlarınız ile konuşmaktan keyif alıyorsunuz ve patronunuz size bağırarak, raporları teslim etmenizin çok uzun sürdüğünü söylüyor. Odasına gitmek ister misiniz? İşte, aynı şey bir köpek için de geçerlidir!

2. Ara sıra yanınıza çağırın, böylelikle eve gitmek isteyecektir

Köpeğinizi yürüyüşe çıkarıp parka götürdüğünüzde, diğer köpekler ile (tasması olmadan) serbestçe oynamasına izin verirseniz, muhtemelen siz çağırdığınızda gelmek istemeyecektir, çünkü bu, eve geri dönüp yalnız kalmak ve sıkılmak zorunda olmak anlamına gelir. Bu reaksiyondan kaçınmak için, yürüyüş sırasında birkaç kez onu yanınıza çağırın, onu sevin, bu yaptığından dolayı onu takdir edin ya da ona bir oyuncak verin.

3. Yanınıza çağırma işini birkaç kez tekrar edin

Eğer ona “Buraya gel”  derseniz, ya da ismi ile çağırırsanız iki saniye sonra ne yapıyorsa onu yapmaya devam edecektir. Onu tekrar çağırmayın. Kelimeyi anlamasına ve size doğru gelme hareketiyle ilişkilendirmesine izin verin. Sık yapılan pratikler sayesinde, onu çok uzun süre beklemenize gerek kalmayacak veya kendinizi çok fazla tekrar etmek durumunda olmayacaksınız.

4. İlk seferinde gelmezse onu cezalandırın

Evcil hayvanınızı çağırdığınız zaman size geldiğinde, onu takdir edin. İtaat etmesinin bu denli uzun sürdüğünü o anlamayacaktır. Size gelmesi uzun sürdüğü için onu cezalandırırsanız, çağırma eylemini ceza ile ilişkilendirecek ve bir dahaki sefere çağırdığınız zaman hiç gelmeyecektir!

Şimdi de, köpeğinizin onu çağırdığınız zaman yanınıza gelmesini istiyorsanız ne yapmanız gerektiğine bir bakalım. Bunları yapın…

5. Ona bir ödül verin

Köpekler ödül sistemine karşı çok iyi tepki verirler (tabii cezalara da, ancak buradaki konumuz ceza vermek değil). Bu nedenle, her yaptığında doğru bir davranışa karşılık bir ödül almalıdır. Bu, yiyecek ya da oyuncak olmak zorunda değildir. Bununla birlikte, en azından okşanmalı, sarılınmalı veya övülmelidir. 

6. Bunu bir oyun haline dönüştürün

köpeklerle oyun oynamak

Köpeğinizin bunu basit bir komut olarak görmesini engellemek için bir oyuna  dönüştürün. Örneğin, bir ağacın arkasına, bir kanepeye ya da herhangi bir şeyin arkasına saklanın ve ona ismi ile seslenin ki, gelip sizi arasın.

Köpeğiniz tehlike altında dahi olsa, ona bağırarak hitap etmeyin ki, tehdit altında olduğunu düşünüp itaatsizlik etmesin.  Örneğin, sizin izniniz olmadan karşıdan karşıya geçmesini istemiyorsanız, ona nazik bir ses tonu ile yaklaşın ki, panik yapmasını ve tehlikeli bir şekilde karşıya geçmesini önleyin.


Bu metin yalnızca bilgilendirme amaçlı sunulmuştur ve bir profesyonelle görüşmeyi yerine geçmez. Şüpheleriniz varsa, uzmanınıza danışın.